Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim
10 Kasım: 1935-1938 Tablosu

10 Kasım: 1935-1938 Tablosu

Takvim İkonu 07.11.2025

Atatürk’ün son yılları, büyük laflardan çok iyi hazırlanmış dosyaların hayata geçtiği bir dönemdi. 10 Kasım’da, 1935’ten vefatına uzanan çizgide hangi kararların Türkiye’nin uzun ömürlü altyapısını kurduğunu hatırlayalım.

 

1935: Kültür, Toplum, Üretim

Ayasofya’nın müzeye dönüştürülüp 1 Şubat 1935’te ziyarete açılması, din-devlet işlerinin ayrılmasında sembolik olduğu kadar kurumsal bir adımdı.

Aynı yıl haftalık tatilin Pazar’a alınması, iç pazar-dış pazar uyumunu hedefleyen bir tercihti (27 Mayıs 1935 tarihli kanun).

Siyasal temsilde eşik aşıldı: Kadınlar 1935 seçimlerinde oy kullandı ve Meclis’e ilk kadın milletvekilleri girdi.

İktisatta kurumsallaşma: Etibank ve MTA, 14-22 Haziran 1935’te kuruldu; maden-enerji odaklı hamle, sanayileşmenin stratejik ayağını sağlamlaştırdı.

 

1936-1937: Güvenlik mimarisi ve hukuk çerçevesi

Montreux (20 Temmuz 1936) ile Boğazlarda askerî kontrol Türkiye’ye döndü; bu yetki dünya savaşının ayak sesleri arasında caydırıcılık ve dengeyi sağladı.

5 Şubat 1937’de yapılan değişiklikle laiklik Anayasa’ya girdi; rejimin tanımı metinle kesinleşti. Aynı yıl 3008 sayılı İş Kanunu yürürlüğe girerek çalışma ilişkilerine modern ölçütler getirdi.

Bölgesel ölçekte Saadabad Paktı (8 Temmuz 1937) ile komşular arasında saldırmazlık ve sınırların dokunulmazlığı teyit edildi.

Liderin kişisel tercihinde kamu yararı: 11 Haziran 1937’de çiftliklerin Hazine’ye bağışlanması, tarımda örnek işletmeleri kamuya devreden bir vizyondu. Aynı dönemde hükümet değişerek Celâl Bayar başbakan oldu (1 Kasım 1937).

 

1938: Hastalıkla yarışan diplomasi ve kalıcı bir vasiyet

Atatürk, teşhise rağmen Kabine’yi topladı, Hatay dosyasını başından sonuna takip etti; Yalova-Ankara-Mersin-Adana-İstanbul hattında yoğun bir çalışma temposunu sürdürdü.

Hatay 2 Eylül 1938’de devlet olarak ilan edildi; süreç 29 Haziran 1939’da Türkiye’ye katılımla sonuçlandı.

5 Eylül 1938 tarihli vasiyette, İş Bankası hisselerinin temettülerini Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’na bırakarak bilim-kültür kurumlarının finansmanını sürdürülebilir kıldı. 10 Kasım 1938’de saat 09.05’te Dolmabahçe’de hayata veda etti.

 

Tamamlanamayan ama yön veren gündem

İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı (1938-42) kâğıt üzerinde çok daha iddialıydı; ancak savaş şartları ve liderin ölümü, planın bütüncül uygulanmasını engelledi.

Hatay’ın ilhakı 1939’da gerçekleşti; diplomatik tasarım, liderin yokluğunda dahi rotasını kaybetmedi.

 

Atatürk’ün son yılları, “tamamlanan dosyalar” kadar “başlatılıp kurumlara emanet edilen süreçler”le de anlamlıdır. Bu yüzden 10 Kasım, bir kapanış değil; devlet aklının nasıl çalıştığını görme fırsatıdır.

Blog Son Eklenenler

10 Kasım: 1935-1938 Tablosu

  Atatürk’ün son yılları, büyük laflardan çok iyi hazırlanmış dosyaların hayata geçtiği bir dönemdi. 10 Kasım’da, 1935’ten vefatına uzanan çizgide hangi kararların Türkiye’nin uzun ömürlü altyapısını kurduğunu hatırlayalım.

Cumhuriyet Bayramı: 29 Ekim’in Hikâyesi

  Cumhuriyet Bayramı, 29 Ekim 1923’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) devletin yönetim biçimini cumhuriyet olarak ilan ettiği ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk Cumhurbaşkanı seçildiği günü anıyor. Bu tarih, “ülkeyi kim yönetir?” sorusuna net bir cevap verildiği gün. 29 Ekim, 1925’ten beri kanunla resmî bayram; her yıl yalnızca geçmişe saygı için değil, ortak geleceğe bakmak için de kutlanıyor.

İnsan Sesinin Limitleri: Kaç Hertz’e Kadar Çıkabiliriz?

İnsan sesi, akciğerlerin sağladığı hava akımı, gırtlaktaki (larinks) ses telleri ve ses yolunun (boğaz–ağız–burun) şekillenmesiyle üretilir. “Ne kadar yükseğe çıkabiliriz?” sorusunun cevabı; ses tellerinin boyu–gerilimi, nefes basıncı, tekniğiniz ve rezonans kontrolünüz tarafından belirlenir. Aşağıda, gereksiz uzatmadan ama ayrıntıya girerek sınırları netleştiriyoruz.

Freddie Mercury’nin Wembley Konserinde, Ses Teknisyenlerinin Yaşadığı Zorluklar

Freddie Mercury, müzik tarihinin en karizmatik ve etkileyici sahne sanatçılarından biriydi. 1946 yılında Zanzibar’da doğan ve asıl adı Farrokh Bulsara olan Mercury, 1970’te kurulan Queen grubunun solisti, söz yazarı ve yaratıcı kalbiydi. Sahnedeki enerjisi, vokal gücü, özgüveni ve teatral tarzıyla rock müziğe yeni bir sahne anlayışı kazandırdı. “Bohemian Rhapsody”, “Somebody to Love”, “We Will Rock You”, “Don’t Stop Me Now” gibi efsaneleşmiş şarkılarla yalnızca bir müzisyen değil, bir kültür ikonuna dönüştü. Onun sesi, duyguyu yalnızca notalarda değil, tüm vücuduyla sahneye taşırdı.

10 Ekim Ruh Sağlığı Günü

Her yıl 10 Ekim’de tüm dünyada “Dünya Ruh Sağlığı Günü” kutlanır. Bu özel gün, zihinsel sağlığın önemine dikkat çekmek, farkındalık yaratmak ve toplumdaki önyargıları azaltmak amacıyla kutlanır. Ruh sağlığı, fiziksel sağlık kadar önemlidir; çünkü düşüncelerimiz, duygularımız ve davranışlarımızın merkezinde yer alır. Ancak çoğu zaman görünmez kalır. 10 Ekim, bu sessizliği kırmak için var.

Minimal Kamp, Maksimum Zihin Açıklığı

Minimal kamp, fazlalıkları dışarıda bırakarak odağı yeniden kendimize ve doğaya çevirdiğimiz bir deneyim. Az eşya, az karar ve sessiz bir ritimle yola çıktığınızda, zihnin iç gürültüsü doğal olarak kısılıyor. Buradaki amaç kaçmak değil; dikkati sadeleştirip algıyı keskinleştirmek. Küçük bir barınak, mevsime uygun bir uyku düzeni, bir ışık kaynağı ve su çoğu zaman bu kadarının yeterli olduğunu ilk gece anlıyorsunuz. Çanta hafifledikçe zihnin de hafiflediğini, karar yükünün azaldığını, kalan kararların daha net verildiğini fark etmek kolaylaşıyor.

İnsan Sesine En Yakın Enstrüman Hangisi?

Müziğin en temel ve en güçlü enstrümanı aslında insan sesidir. Ancak yüzyıllar boyunca müzisyenler ve dinleyiciler, “hangi enstrüman sese en çok benziyor?” sorusunun peşine düşmüştür. Çünkü insan sesinin doğal titreşimi, duygusal yoğunluğu ve ifade gücü, hiçbir çalgıyla kolayca yakalanamaz. Buna rağmen bazı enstrümanlar, sesin özelliklerini taklit etmede oldukça başarılıdır.

Sonbahar ve Müzik: Dinginliğe Açılan Kapı

Eylül, yazın hızlı akışından usulca ayrılmanın ayı. Günler kısalır, hava serinler, renkler yumuşar. Bu değişimle birlikte müziğin ritmi de düşer; kulak, daha az söze ve daha çok nefese ihtiyaç duyar. Sonbahar, müzikte sadeleşmeyi hatırlatır. Mevsim, çoğu insanda üç duyguyu öne çıkarır: nostalji, dinginlik ve hafif bir melankoli. Bu duygular yorucu değildir; zihni yavaşlatır, düşünceleri toparlar. Hızlı tempolar yerini akışkan ve ölçülü parçalara bırakırken dinleyici, dış dünyanın kalabalığından iç dünyanın düzenine doğru küçük bir geçiş yapar.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.